Arasta’yı pdf olarak okumak için aşağıdaki linke tıklayınız.
http://www.yilmazsunucu.com/kitaplar/arasta.pdf
NİÇİN ARASTA . . .
Türk toplumunun lonca geleneğinde arastalar vardır. Arasta, aynı mesleği
yapan kişilerin aynı yerde toplandıkları sokağın adıdır. Ayakkabıcılar Arastası, De‐
mirciler Arastası gibi.
Arastalarda yazısız uyulması zorunlu kurallar işler. Amaç malın en güzeli‐
ni, en iyisini üretmek olmakla birlikte her yönlü meslek içi dayanışmadır. Ne yazık
ki, Arastalardaki güzelliklerin, iş erdemlerinin çoğunu günümüzde yaşayamıyoruz.
Sözgelimi; Arastada işyerine gelen alıcıya dükkan sahibi; "Karşı dükkanda‐
ki arkadaş bu gün daha siftah yapmadı. Bu ürünün benzeri onda da var. İsterseniz
bu ürünü oradan alınız," diyerek alıcıyı komşuya yönlendirir. Bu erdemi günümüzde
görme olasılığımız yok denilebilinir. Arastalarda bir de "Pabucu dama atılma," var‐
dır.
Günümüzde toplumsal ilişkilerdeki sıcaklık özellikle büyük kentlerde yok
olmakta.
Bu konuya da farklı yaklaşıyoruz.
Türk toplumunun genel çoğunluğu gibi benim de kökenim, temelde köye
dayanır. Kentte doğmam, kentlerde yaşamama karşın yaşantım o günlerin koşulla‐
rında bağlı, bahçeli evlerde geçti. 1980 yılında Bornova'ya yerleşinceye dek yaşan‐
tıma apartman girmedi. Toprağa basmaya özlem duymaya başlayınca 2005 yılında
Seyrekköy'e yerleşmeye karar verdim. 1992 yılında Seyrekköy belde olmasının ya‐
nında hala adı gibi köy idi. Seyrekköy'e yerleşmeye karar verince Belediye Başkanı
Sayın Nurgül UÇAR'la tanıştım. Sayın Nurgül UÇAR'ın başat amacı Seyrekköy'ün be‐
lirli bir yaşam biçimini seçen, bahçeli evlerde oturan, kitle ile genişlemesi idi. Bunun
yanı sıra Seyrek’in “eğitim yerleşkesi” olmasını istiyordu. 2005 yılından bu yana atı‐
lan adımlarla her ikisi de gerçek oldu.
2005 yılında Seyrek Beldesinin yedi mahallesinde iki tane ilköğretim okulu
varken bugün iki kolej ve bir Anadolu Lisesi eklenmiş durumdadır. Ayrıca Seyrek
Beldesi şu anda yaklaşık dört bin öğrencisi bulunan sekiz fakülteli bir üniversitenin
ve binden fazla bahçeli evden oluşan yeni bir mahallenin de sahibi olmuştur.
Sayın Nurgül UÇAR’ la tanışmamızdan günümüze, Seyrekli bayanların ve
gençlerin yaşam biçimlerinin şekillenmesi yönünde çok yol aldık. Onlara bilginin
kaynağının kitap olduğunu kavrattık. Öykü yarışmaları düzenleyip onları bu çalışma‐
ların içine aldık. Öykü yarışmalarımızın sonuçlarını kitaplaştırdık. Bu çalışmalarımı‐
zın tümünü arama motorlarından "Seyrek Anam Evi Çalışma Grubu" yazarak ulaşa‐
bilirsiniz. Kitaplarımızı
http://www.yilmazsunucu.com sitesinden e‐kitap
olarak
okuyup indirebilirsiniz. Seyrek'teki çalışmalarımız dışında bağımsız şiir etkinlikleri‐
miz de oldu. Bu çalışmalarımızın sonuçlarını "Şiirini Al da Gel," isimli şimdilik üç
farklı kitapta topladık.Sırada “Şiirini Al da Gel 4,” ve “Şiirini Al da Gel 5 ,” var. Öykü
yarışması çalışmalarımızın içinde yer alan öykü emekçisi dostlar öykü adına imece
yöntemi ile böyle bir çalışma yapmam gerektiğini bana duyumsattılar.
Elinizdeki ARASTA bu düşünceden doğdu. Sıradaki Arasta 2 – 3 – 4 ve 5
lonca kültürümüzdeki arasta erdemleri ile sürecek.
Bizim Arastamız; aynı zamanda bir Öykü İşliği…
Öykü adına sürdürdüğümüz bu eylemin tüm bireyleri bu uğraşın hem öğ‐
rencisi, hem de öğretmeni. O nedenle bizim arastamızda "Pabucun dama atılması,"
şeklinde bir olgu da yok.
Bana mesleğim sorulduğunda "Sokaktaki öğretmenim," diyorum. Şimdi
bu Öykü İşliğinin de hem öğrencisi, hem de öğretmeniyim. Öykü İşliği olarak süren
bu uğraşların sırada ki basamaklarında sizleri de aramızda görmek isteriz.
Yılmaz SUNUCU
Öncelikle Arasta’nın ülke yazınına
eklenmesinden dolayı, Sn. Yılmaz
SUNUCU’yu ve Sn. Nurgül UÇAR’ı kutlamak isterim. Onlar, aydınlığa ulaşmanın ve
kültürel değişimin yollarını göstermede iyi birer örnek oldular bize. 2005 yılından
beri, Seyrek’teki değişimin hem tanığı hem de yaşayan bir parçasıyım. Aynı zaman‐
da Seyrek’in ülke yazınına kazandırdığı kalem kitlenin içinde yer almaktayım. Şöyle
ki; öykü yazmaya ilk başladığım dönemlerdi. Bir gün, bir gazetede “Komşuluk” ko‐
nulu Seyrek Beldesi Öykü Yarışması başlıklı bir duyuru gördüm. Yarışma konusu ol‐
dukça anlamlı geldi bana. Bu şekilde yazdığım ilk öykü yarışmanın kitap seçkisinde
“yayınlanmaya değer” görüldü. Bu, beni başka öyküler yazmak ve kalemimi geliş‐
tirmek konusunda yüreklendirdi. Ardı sıra katıldığım ulusal ve uluslararası öykü ve
şiir yarışmalarında çok sayıda derecelerim oldu. Bu yarışmalar, aynı zamanda pek
çok yazan insanı biraya getirdi. İlerleyen zaman içinde, Seyrek Yarışmalarında bir
yarışmacı olarak değil, seçici kurul üyesi olarak bulundum. Çok yönlü bir insan olan
Eğitimci‐Yazar Yılmaz SUNUCU, bir beldede değişim yaratmada, özverili ve çalışkan
tutumuyla günümüzde parmakla gösterilecek kadar az olan sayılı eğitimciden biri‐
dir. Nitekim “Şiirini Al da Gel 1‐2‐3” etkinlikleri ve kitaplarıyla da yine bir değişimin
içinde olduğunu kanıtlamıştır. Kendi
deyimiyle “Sokaktaki Öğretmen”, yediden
yetmişe her kültürde insanla kolay iletişim kuran, yurdum insanı Sn. Yılmaz Öğret‐
menime, güzelliklerle dolu nice yıllar ve nice kitaplar diliyorum. Onun derlediği ve
düzenlediği bu imecede birkaç öykümle bulunmaktan dolayı mutluyum. Aydınlığın
içinde bulunmanın coşkusuyla…
Kezban ŞAHİN TAYSUN
Araştırmacı Mühendis‐Yazar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder